Merhaba Arkadaşlar;
Mammoplasty(Meme Küçültme) ameliyatına giderken yanınıza almanız gerekenler ve ameliyat sonrası yapmanız gerekenler için birkaç bilgi paylaşımı yapayım.
Hastaneye Giderken Yanınıza Alacaklarınız;
●Önden düğmeli ya da fermuarlı,gömlek tarzı kıyafet. (Gecelik tarzı üstler de olabilir,ilk aşamada kıyafetlerinizin kan ya da baticon lekesi olabilir.)
●Bir çift çarşaf,yastık kılıfı,küçük havlu. Eğer imkânınız varsa yastık almanızı öneririm. (Yaklaşık olarak 4 gün hastanede kalıyorsunuz ve çarşaflar değişmeyebiliyor.)
●Bardak (Kağıt bardaklar daha kullanışlı oluyor.)
●Kişiler bakım ürünleri (Şampuan,diş fırçası-macunu,kağıt havlu vs.) Tabii şampuanı falan küçük bir şişeye koyun,en azından yer kaplamamış olur.
●En az iki çift çorap,iç çamaşırı,terlik (Ameliyatınız kış ayına denk gelirse polar tarzı battaniye de alabilirsiniz. Odanın kliması çalışmayabilir ya da battaniyeler kirli olabilir.)
●Göğüs korsesi -Ben bu korseden kullanıyorum,daha kolay giyilebilen korseler de mevcut. (Doktorunuz temin edebilir ama önceden almakta fayda var.)
●Korsenizin dikiş yerleri batabilir ve yara yapabilir. Doktorunuzdan bunun için memenize ve sırtınıza koymak için bez isteyiniz. Böylelikle direkt olarak korse teninize temas etmemiş olur.
Ameliyattan Sonra Dikkat Etmeniz Gerekenler;
●Asla ağır birşey kaldırmayın. (Size çok hafif gelen bir poşet dahi olsa.)
●Kollarınızı yukarıya çok kaldırmayın ve kolunuzu kullanmanız gereken hareketlerden kaçının. (Dikişleriniz patlayabilir ya da meme içi iltihap toplayabilir. Memenizde iltihap oluşursa doktorun o iltihabı sivilce sıkar gibi sıkması gerek,bu da fazlasıyla can yakıcı olabilir.)
●Ameliyattan 1 hafta sonra yıkanın,vücudunuz keselemeyin ya da liflemeyin,ılık su ile yıkanın ve duş sürenizi kısa tutun. (Duşta tansiyonunuz düşebilir.)
●Duş aldıktan sonra meme kısmınızı havlu ya da herhangi birşey ile kurulamayın. Saç kurutma makinasıyla çok sıcak olmayacak bir derecede memenizi ve dikişlerinizi kurutun. Islak kalırsa enfeksiyon kapabilirsiniz.
●Ameliyattan 3 ya da 4 hafta sonra denize veya havuza girebilirsiniz. Ama asla memenizi uzun süre güneşte tutmayınız. Kollarınızı yoracak kadar su da kalmayınız. (Güneş yanığıyla uğraşmak fazlasıyla can yakacaktır.) Denize ya da havuza girmeden önce doktorunuza mutlaka danışın.
●Eğer meme ucunuza düzeltme operasyonu yapılmamış işe meme ucunuzu yukarıya doğru batlayın ve korseyi öyle takın. (Meme başınız aşağı doğru sarkarsa düzeltme operasyonu zor olabilir.)
●Eğer dren yerleriniz kapanmamışsa,duştan sonra baticon sürün ve gazlı bez ile kapatın. (Dren yerleri 1 haftadan sonra kapanmaya başlayacaktır.)
●2 hafta boyunca sırt üstü yatın,eğer dikişleriniz fazlaysa bu süreyi 3 ya da 4 haftaya çıkarın.
●8 saatte bi Arveles(Ağrı kesici) kullanabilirsiniz,tabii ki bu ilaca alerjiniz yoksa. (Arveles memede oluşan ödemin inmesine yardımcı oluyor. Benim ağrım olmadı ama sol memem de hafif ödem vardı Arveles kullanımıyla indi.) Bu ilacı kullanmak için mutlaka doktorunuza danışın.
●Dikiş izlerinizin geçmesi için kremler kullanabilirsiniz ama krem kullanımı ameliyattan 2 ya da 3 hafta sonra olmalı. (Tam emin olmak için dikişleriniz hafif kabuk bağladığında kullanmaya başlayabilirsiniz. Tabii ilk önce doktorunuza danışın.)
●İyileşme sürecinde asla sigara ve alkol kullanmayın. İyileşme sürecinizi oldukça uzatır.
●Eğer hormon ilacı kullanıyorsanız ameliyat öncesi ve sonrası alımı için doktorunuza danışınız.
●Mecbur kalmadığınız sürece uzun seyahatlerden kaçının.
●Kendinizi iyi hissediyorsanız kısa ve hafif tempolu yürüyüşler yapın. (Eğer ödeminiz varsa bunu atmakta faydalı olacaktır.)
●Çalışıyor ve iş yükünüz ağırsa kendinizi iyi hissedene kadar raporunuzu uzatın. (Hiçbir iş sizin sağlığınızdan önemli değildir.)
●Mümkünse ameliyatınızı ilkbahar ya da sonbahar aylarına denk getirin. Yazın korse takmaktan pişik olabilir kışın ise gribal enfeksiyon kapmanız daha yüksek olabilir.
Dikiş İzleri İçin Kullanabileceğiniz En Etkili Kremler;
●Contractubex
●Hyperinol
●Maderna/Scar Krem
●Madecassol
●Scarex Jel
Eğer doktorunuz ve eczacınıza danışırsanız size daha kapsamlı yardımcı olacaktır. Geçmiş olsun.
NOT: Doktorlar ameliyat izlerini geçirmede genel olarak Contractubex kremini öneriyorlar. Malesef bu kremi sigorta karşılamıyor ve fiyatı 85-100 TL arasında değişiyor. Ben ameliyat izlerim için Hyperinol kremini kullanıyorum ve gayet memnunum. Krem bitkisel olduğu içi tercih ettim ve bitkisel olduğu için yan etkileri de bulunmuyor. Fiyatı 40-45 TL civarı. Bu kremi sorunlu olan bölgeye günde 2 kez çokca boca etmeden hafif masaj yaparak sürün. 15-20 dakika bekletin ve temiz gazlı bez ile kapatıp korsenizi öyle takın. Krem elbisede hafif iz yapıyor ama kalıcı değil yıkanınca çıkıyor. İçinde bulunan E vitamini,Propolis,Çörek otu,Arı balmumu vb. yardımcı maddeler sayesinde ameliyat izlerinizi geçirmede oldukça etkili. Ameliyatınızın üzerinden 7 ay ya da daha uzun süre geçmişse hiçbir krem yüzde yüz etkili olmaz ama bariz izleri bir miktar kapatmada yardımcı olacaktır. Eczacınızdan bu krem hakkında bilgi almayı unutmayın.
Mammoplasty
Merhaba arkadaşlar;
Çok yoğun bir dönem geçirdiğim için blog'u güncelleyemedim. Ama bu dönem içerisinde bana ulaşan arkadaşlara elimden geldiğince yardım ettim. Umarım sağlıklı bilgiler verebiliyorumdur. Bu yoğun geçen dönemimin sakinleşmesine sebep olacak küçük bir ameliyat geçirdim. Başıma gelen ve yapmanız gerekenleri sizlerle paylaşmak isterim.
Herkesin kafasına taktığı gibi ben de memelerimi fazlasıyla takan biriydim. Oysa ki ölçüsü avuç içi kadardı. Sürece başladığımda ben de herkes gibi Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde bulunan plâstik cerrah Hüsamettin Top'a ameliyat olurum diye düşünüyordum. Ama ilerleyen dönemlerde doktorun gelen trans bireylerden bıçak parası adı altında para istemesi,yaptığı ameliyatlarda hep bi sorun oluşması (diren tıkanması,içerideki süt bezlerinin tam boşaltılamaması,doktor hatasından dolayı oluşan sorunlar sonucu doktorun ilgisiz davranması ve telefonları açmaması vs. gibi) sonrası kendisine olan güvenim de kırıldı ve kendisi de kısa bir dönem önce artık trans bireyleri ameliyat etmediğini belirtti. Daha önce ameliyat olan ve doktor hatasıyla ikinci kez ameliyat olması gereken kişiler şikâyetçi olmak için toplanmışlardı. Güncel olarak son durum nedir bilmiyorum ama belli bir miktar parayı veren kişileri ameliyat ettiğini duydum. Yakın bir arkadaşım kendisine ameliyat oldu. Sol memesinin direni tıkandığı için şişlik kaldı,dikiş izleri bariz bir şekilde belliydi. Kişi bu durumdan rahatsız değildi ama benim gözümde sorunlu bir ameliyattı. Uzun bir süre doktor arayışı içine girdim. Başka bir ameliyat sebebi ile plâstik cerrah Süleyman Taş ile meme ameliyatını konuştum. Belli bir fiyat vermedi herhangi bir muayene de etmedi. Ki Süleyman bey Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Doktor Hüsamettin'in asistanlığını yapmıştı. O dönemlerde yapmış oldukları penis kişi tarafından pek başarılı bulunmamış. Ameliyat olan kişiyle görüşen kişilerin beyanına göre kendisi bu doktorları çok da iyi bulmadığını belirtmiş. Ama geçen zaman,kazanılan tecrübe ve yeterli ekipmanlar ile bu doktorların ameliyatlarının düzelmeye başladığı söylenebilir ama ben yine de kendilerine ameliyat olmak istemedim. Bu sebeple meme ameliyatım için doktor araştırırken Sakarya Eğitim Ve Araştırma Hastanesinde plâstik cerrah Özlem Cenboluk Ebeler'e ameliyat olan kişilerin ameliyatlarının başarılı olduğunu gördüm. Bu doktor trans bireyleri ön yargı sebebiyle geri çevirmeden başarılı ameliyatlar yapmış. Ben ve yakın arkadaşım kendisine muayene olduk. Muayene tarihinden yaklaşık 3 ay sonra diğer arkadaşımı ameliyata çağırdı. Meme ucunun düşme ve tutmama olasılığından dolayı sadece meme için boşalttı. Bu ameliyatlarda genel olarak doktorların tercihi meme başının ameliyattan 3-4 ay sonra kadar düzeltilmesi. Beni de Temmuz ayının 10'un da ameliyata çağırdı ama dört gün sonra mahkemem olduğu için ameliyatı ertelemek zorunda kaldım. Doktor muayeneden sonra ameliyat için bir tarih belirlemiyor,kendisi ne zaman uygun görürse o gün yani ameliyat olmadan bir gün önce hastaneye yatış yapmanızı istiyor. Bu durum beni çok zor durumda bıraktı çünkü tekrar ameliyat tarihi almak için fazlasıyla kendisini aramak hatta yanına gitmek zorunda kaldım. Ameliyat olan yakın arkadaşımın aracılığıyla kendisine ulaşıp bana tekrar ameliyat günü verip vermeyeceğini,eğer yoğunsa bunu bana belirmesini,benim de bu durumda başka doktor araştırmam gerektiğini kendisine ilettik. Bana çok yoğun olduğunu,2 ay boyunca beni ameliyat edemeyeceğini,gerekirse başka doktor araştırmamı ve gerekirse ameliyatımı iptal edeceğini belirtti. Ben zaten kendisine ulaşmaya çalıştığım üç aydan sonra sağlıklı bir cevap alamayınca doktordan tüm ümidimi kestim.
Bu dönemde plâstik cerrah Tamer Şakrak'a muayene oldum. Kendisi muayene ücreti almıyor ve çok ilgili bir doktor. Kendisine muayene oldum ama ameliyat için istediği fiyatı karşılayacak bir durumum yoktu. Kendisi beni çok sevdiğini ve bana yardım etmek istediğini belirterek birkaç telefon görüşmesi yaptı. Bu görüşmelerden birinde Sancaktepede ki hastanede doktor Onur bey'e durumumu anlattı ve bana numarasını verdi. Sonra Kartal Eğitim Ve Araştırma Hastanesinde bulunan plâstik cerrah Murat sarıcı'ya da benim durumumu anlattı ve bana bu doktorun da numarasını verdi. Tamer hoca Özlem hocayı tanıdığını gerekirse kendisini arayarak beni ameliyat etmesini söyleyebilirim dedi. Ben Özlem hocayı daha fazla sıkıştırmak istemediğim için bu teklifini geri çevirdim.
Tamer hocanın benim için görüştüğü doktorlardan konum olarak bana daha yakın olduğu için doktor Murat bey'e mesaj attım. Kendisinin sınavları olduğu için görüşmeye Kasım ayından sonra gelmemi istedi. Bu tarih bana çok uzak olduğu için aynı hastaneden plâstik cerrah Nebil Yeşiloğlu'na randevu aldım. Randevu tarihine az bir zaman kalmışken Özlem hocanın sekreteri ameliyat için beni aradı. 15 Ekim pazar günü hastaneye yatış yapmamı ve pazartesi günü de ameliyat olmayı kabul edersem hastanede yer ayarlaması gerektiğini belirtti. Artık beklemek istemediğim için ameliyatı kabul ettim.
Daha önce kendisine ameliyat olan arkadaşım ile 15 Ekim pazar günü hastaneye yatış yapmak için gittik. Sekreterin hastanenin karma servisinden yatış yapmamız gerektiğini söylendiği için karma servisine gittik. Buradaki hemşireler kendilerine böyle bir bilginin gelmediğini,hastanede yer olmadığını ve bana yarın gelmem gerektiğini söylediler. Kendilerine şehir dışından geldiğimi ve plâstik servis bölümünün sekreterinin bana yer ayarladığını söyledim. Hemşireler birkaç telefon görüşmesi yapmasına rağmen net bir cevap alamıyorduk. Yaklaşık olarak 3-4 saat bekledikten sonra hemşireden Özlem hocayı aramalarını,sekreterinin beni neye göre çağırdığını öğrenmelerini istedim. Özlem hocaya ulaşıldığında beni asla geri göndermemelerini ve çocuk servisinde bana yer ayrıldığını söylemiş. Uzun uğraşlardan sonra durum netlik kazandı ve çocuk servisinden hastaneye giriş yaptırdık.
Hastaneye yatış yapmanız için acil girişindeki bankodan hastaneye yatış yapacağınızı belirterek giriş yaptırmanız ve barkod almanız gerek. Bu barkodla hemşire girişinizi yapıyor,size adınız,soyadınız,ne ameliyatı olacağınız,bir ilaç kullanıp kullanmadığınızla ilgili sorular sorarak gerekli formları dolduruyor. Bu işlemler bitince bana ayrılan odaya yerleştik. Birkaç saat içinde hemşireler gelmediği için damar yolunu açıp açmayacaklarını sordum. Hemşire sabah da açılabileceğini ama istersem şimdi de açabileceğini söyledi,ben sabaha kalsın istemediğim için geceden açtırmak istedim. Çünkü sabah erkenden ameliyata çağırılırsam bir de onu açmalarını beklemek istemedim.
Hemşire Büşra tam beş kere damar yolunu açmak için uğraştı ve her seferinde damarlarımı patlattı. Beşinci kez de açamazsa kendisinden bu mesleği bırakmasını istedim o da tamam dedi ve beşinci kez de açamadı. Bebekler için kullanılan iğneyle bile damar yolunu açamadı. Daha sonra başka çalışanlardan duyduğuma göre kendisi daha 5-6 aylık hemşireymiş,artık mesleği bırakır mı bilemem ama bence kimseye zarar gelmeden ki çocuk bölümünün hemşiresiyken bu mesleği bırakmalı. Damar yolumu diğer hemşire tek seferde açtı. Bundan sonra tansiyon ve ateşe bakıldı. Belli aralıklarla bunlar tekrar ölçülerek not alınıyor ki yatış yapan hastalara uygulanması gerekenler tam olarak bunlar. Bunun yanında sizden kan almaları ve anestezi doktorları ile görüşmeniz gerek. Bu ikisini de yapmayı unuttukları için sabah koştur koştur anestezi doktoruna muayene oldum. (Burada size daha önce ameliyat olup olmadığınız,herhangi bir ilaca alerjiniz var mı yok mu gibi sorular soruyorlar.)Muayeneden sonra birkaç form doldurduktan sonra alelacele ameliyathaneye alındım. Özlem hoca meme üzerinde gerekli çizimler yaptıktan sonra kan testimin sonuçlarını istedi,yapmadıklarını söyledim. Diğer yardımcı doktor son üç ay içinde bu hastaneden kan verip vermediğimi sordu. Sakarya hastanesinde kan vermediğimi ama yakın zamanda Cerrahpaşa hastanesinin endokrin bölümünde kan verdiğimi ve sonuçların yanımda olduğunu söyleyince refakatçimden bu sonuçları ameliyathaneye istettik. Ameliyat masasında dosya karıştırıp sonuçları gösterdim ve doktor bu sonuçlara göre ameliyata başladı.
Ameliyathanede saate en son baktığımda 11:10 geçiyordu. 11:30 gibi ameliyata başlanmış olabilir. Ameliyathaneden çıkarken uyandım ve beni götüren görevliye saati sorduğum,saat 14:00 dedi. Örtüyü kaldırıp iki kere göğüsüme baktım ve sonrasını hatırlamıyorum. Odaya getirdiklerinde yatağa yatırırlarken uyandım. Çocuk servisinden karma servisine yatışımı yapmışlar ama refakatçime haber vermemişler. Beni yatağa alırken kendisi görevlilere neden oda değiştirince insanlara haber vermiyorsunuz diye bağırıyordu.
Yatağa yatırıldıktan sonra damardan antibiyotik yapıldı ve serum takıldı. Hemşireye odaya ne zaman geldiğim sorduğumda saat 15:00'te geldin dedi. 1 saat nerede gezdirildim inanın hatırlamıyorum. Uyandığımda mememden çok dudağım acıyordu. Nedenini bilmediğim bir şekilde dudağım şişti ve çene kemiklerim acıyordu. Bunların cevabını galiba asla öğrenemeyeceğim.
Odaya geldikten yaklaşık 2 saat sonra Özlem hoca odaya geldi. Ameliyatın iyi geçtiğini iki gün sonra taburcu edebileceğini,çarşamba günü şehir dışına çıkacağını perşembe günü kontrol için beni görmek istediğini ama uzun yoldan geldiğim için dört gün hastanede kalmam gerektiğini hatta yarın bandajları açıp genel bi kontrol yapacağını,korseyi de takmam gerektiğini söyledi. Dört gün boyunca kendisi gelmedi,perşembe günü kendisine ulaştıktan sonra bizi polikliniğe çağırdı. Pasuman odasında drenlerimi çıkardı ki bu biraz acılı oluyor. (Her iki memenizin içine koltuk altınızdan küçük delik açarak küçük hortum sokuyor. Bu dreni de açtığı ve içeri girdiği yerden birkaç dikişle tutturuyor. Buradaki amaç içeride biriken kanın dışarı atılması.) Sizi korkutmak istemiyorum ama benim tansiyonum düştü,başım döndü,terledim,kulaklarım tıkandı ve elim ayağım tutmadı. Sağ tarafta diren çıkınca biraz kanama oldu ki bu normal. Tabii tüm bu belirtiler beş dakika içinde geçiyor ama yine de biraz can yakıyor. Özlem hoca drenleri çıkardıktan sonra odadan çıktı ve pansumanı stajer bir çocuk "kanka şunu tut,kanka böyle yap,kanka şöyle yap" diye pansumanı bitirdi ve hemen odadan çıkmam gerektiğini,öğle saati geldiği için odayı kapatması gerektiğini söyledi. Hazır kan beynime çıkmışken ona da bağırdım. Yemeği her zaman yiyebileceğini,başımın döndüğünü ve keyfimden yatmadığımı söylediğimde kendime gelene kadar beklemek zorunda kaldı. Biraz uzandıktan sonra tekrar korseyi takıp odadan çıktık. Çıkışta Özlem hocayla karşılaştık,bana üç hafta sonra kontrole gelmem gerektiğini ve korseyi de düzenli kullanmam gerektiğini söyleyip gitti. Karma servisinin sekreterine istirahat raporunu yazdırıp çıkış işlemlerini de yaptıktan sonra hastaneden ayrıldık.
Özlem hoca elinden geleni yapmaya çalışıyor ama yine de bazı konularda yetersiz kalabiliyor. Ne kadar yoğun olursa olsun hastayı dinlemeli ve sakinleştirici olmalı diye düşünüyorum. Örneğin;taburcu olurken bana ne zaman yıkanmam gerektiğini,hangi reaksiyonlarda kendisini aramam gerektiği gibi herhangi bir açıklama yapmadı. Tüm bunları ameliyat olan arkadaşlarıma sorarak öğreneceğim. Bu hastanede bulunduğu ve ameliyat yaptığı sürece ilgili personeli bilgilendirmesi ya da hastalara ne yapmaları gerektiğini söylerse benim gibi işleri aksamaz ve kendi de zor durumda kalmaz diye düşünüyorum.
Ben şansızlığımdan mıdır nedir bilmiyorum çok fazla aksaklık yaşadım. Hastanenin kantin çalışanları mafya gibiler. Açık çay istediğimi duymadığı için bana bağıran personeller,odada ki çöpleri değiştirmemek için odaya gelmeyen temizlikçiler,kendini başkomiser sanan güvenliklerle dolu. Asansörler sürekli bozuk,gece geç saatlerde koridorda temizlik makinasıyla temizlik yapıyorlar ve bu fazlasıyla gürültülü oluyor. Yemekleri güzel ama hangi hastaya ne yemek vereceklerini tam olarak kendileri de bilmiyor. Hastanenin iki kantini var,bu kantinler pis ve gereksiz şekilde pahalı. Hemşirlerin çoğu ilgisiz ve ben bir şey yapamam cümlesiyle geziyorlar. Tabii ki ilgili hemşire ve personel var ama bu olumsuzluklar arasında onlar da yanıyor. Umarım en kısa sürede tüm bu aksaklıklar atlatılır ve hastane belli bir düzene girer.
NOT: Ameliyattan çıktıktan sonra eğer narkoz etkisiyle mideniz bulanıyorsa hemşireden mide bulantınızı kesecek ilaç yapmasını isteyin benim bu aklıma gelene kadar iki kere kustum. Ağrınız olduğunda ya başka bir sorun olduğunda hemşireye söyleyin. Benim mesela son gün drenin ortasına doğru gelen kısımda iki kafa var oranın hortumu yerinden çıktı ama panik yapmayın geri yerine takılıyor. Taburcu olacağınız gün uzun yola gidecekseniz mide bulantısı kesici ilaç yaptırmanızı tavsiye ederim,yolculuğunuz daha rahat geçecektir. Drenleri kıvırmayın,asılmayın ve yatarken yerde kalacak şekilde tutun. Eğer korseniz yoksa doktorun anlaşmalı olduğu medikalci gelerek korseyi size temin ediyor. Kullanılan korse 45 TL civarı,ben arkadaşımın korsesini kullandığım için almadım ama siz daha ucuzunu bulursanız ameliyattan önce temin etmenizde fayda var. Çıkış işlemlerinde raporunuzun çıktısını istemeyi unutmayın. Mahkeme kararınızın fotokopisini verin hastaneye,aslı sizde kalsın. Taburcu olduktan sonra hasta olmamaya,ağır kaldırmamaya,korsenizi düzenli kullanmaya ve kollarınızı çok fazla yukarı ya da yanlara doğru açmamaya dikkat edin. Özlem hoca ekstra olarak ilaç ya da krem yazmadı,siz kendinizi iyi hissetmez ya da taburcu olurken ağrınızı varsa bunu doktora bildirin ki ona göre size yardımcı olsun. İmkânınız varsa yanınıza yatak çarşafı ve yastık alın zira siz taburcu olana kadar değiştirmiyorlar ve hastanede yastık yok. Islanan çarşafı zorla değiştirtdik! Sürekli personel aradık. Odaya kadın erkek ayırmadan hasta alıyorlar çünkü hastanede yer yok. Bu durum benim için sıkıntılı değildi ama odada kalan kadın arkadaşlar ve yakınları illâ ki rahatsız oldular.
Çok yoğun bir dönem geçirdiğim için blog'u güncelleyemedim. Ama bu dönem içerisinde bana ulaşan arkadaşlara elimden geldiğince yardım ettim. Umarım sağlıklı bilgiler verebiliyorumdur. Bu yoğun geçen dönemimin sakinleşmesine sebep olacak küçük bir ameliyat geçirdim. Başıma gelen ve yapmanız gerekenleri sizlerle paylaşmak isterim.
Herkesin kafasına taktığı gibi ben de memelerimi fazlasıyla takan biriydim. Oysa ki ölçüsü avuç içi kadardı. Sürece başladığımda ben de herkes gibi Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde bulunan plâstik cerrah Hüsamettin Top'a ameliyat olurum diye düşünüyordum. Ama ilerleyen dönemlerde doktorun gelen trans bireylerden bıçak parası adı altında para istemesi,yaptığı ameliyatlarda hep bi sorun oluşması (diren tıkanması,içerideki süt bezlerinin tam boşaltılamaması,doktor hatasından dolayı oluşan sorunlar sonucu doktorun ilgisiz davranması ve telefonları açmaması vs. gibi) sonrası kendisine olan güvenim de kırıldı ve kendisi de kısa bir dönem önce artık trans bireyleri ameliyat etmediğini belirtti. Daha önce ameliyat olan ve doktor hatasıyla ikinci kez ameliyat olması gereken kişiler şikâyetçi olmak için toplanmışlardı. Güncel olarak son durum nedir bilmiyorum ama belli bir miktar parayı veren kişileri ameliyat ettiğini duydum. Yakın bir arkadaşım kendisine ameliyat oldu. Sol memesinin direni tıkandığı için şişlik kaldı,dikiş izleri bariz bir şekilde belliydi. Kişi bu durumdan rahatsız değildi ama benim gözümde sorunlu bir ameliyattı. Uzun bir süre doktor arayışı içine girdim. Başka bir ameliyat sebebi ile plâstik cerrah Süleyman Taş ile meme ameliyatını konuştum. Belli bir fiyat vermedi herhangi bir muayene de etmedi. Ki Süleyman bey Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Doktor Hüsamettin'in asistanlığını yapmıştı. O dönemlerde yapmış oldukları penis kişi tarafından pek başarılı bulunmamış. Ameliyat olan kişiyle görüşen kişilerin beyanına göre kendisi bu doktorları çok da iyi bulmadığını belirtmiş. Ama geçen zaman,kazanılan tecrübe ve yeterli ekipmanlar ile bu doktorların ameliyatlarının düzelmeye başladığı söylenebilir ama ben yine de kendilerine ameliyat olmak istemedim. Bu sebeple meme ameliyatım için doktor araştırırken Sakarya Eğitim Ve Araştırma Hastanesinde plâstik cerrah Özlem Cenboluk Ebeler'e ameliyat olan kişilerin ameliyatlarının başarılı olduğunu gördüm. Bu doktor trans bireyleri ön yargı sebebiyle geri çevirmeden başarılı ameliyatlar yapmış. Ben ve yakın arkadaşım kendisine muayene olduk. Muayene tarihinden yaklaşık 3 ay sonra diğer arkadaşımı ameliyata çağırdı. Meme ucunun düşme ve tutmama olasılığından dolayı sadece meme için boşalttı. Bu ameliyatlarda genel olarak doktorların tercihi meme başının ameliyattan 3-4 ay sonra kadar düzeltilmesi. Beni de Temmuz ayının 10'un da ameliyata çağırdı ama dört gün sonra mahkemem olduğu için ameliyatı ertelemek zorunda kaldım. Doktor muayeneden sonra ameliyat için bir tarih belirlemiyor,kendisi ne zaman uygun görürse o gün yani ameliyat olmadan bir gün önce hastaneye yatış yapmanızı istiyor. Bu durum beni çok zor durumda bıraktı çünkü tekrar ameliyat tarihi almak için fazlasıyla kendisini aramak hatta yanına gitmek zorunda kaldım. Ameliyat olan yakın arkadaşımın aracılığıyla kendisine ulaşıp bana tekrar ameliyat günü verip vermeyeceğini,eğer yoğunsa bunu bana belirmesini,benim de bu durumda başka doktor araştırmam gerektiğini kendisine ilettik. Bana çok yoğun olduğunu,2 ay boyunca beni ameliyat edemeyeceğini,gerekirse başka doktor araştırmamı ve gerekirse ameliyatımı iptal edeceğini belirtti. Ben zaten kendisine ulaşmaya çalıştığım üç aydan sonra sağlıklı bir cevap alamayınca doktordan tüm ümidimi kestim.
Bu dönemde plâstik cerrah Tamer Şakrak'a muayene oldum. Kendisi muayene ücreti almıyor ve çok ilgili bir doktor. Kendisine muayene oldum ama ameliyat için istediği fiyatı karşılayacak bir durumum yoktu. Kendisi beni çok sevdiğini ve bana yardım etmek istediğini belirterek birkaç telefon görüşmesi yaptı. Bu görüşmelerden birinde Sancaktepede ki hastanede doktor Onur bey'e durumumu anlattı ve bana numarasını verdi. Sonra Kartal Eğitim Ve Araştırma Hastanesinde bulunan plâstik cerrah Murat sarıcı'ya da benim durumumu anlattı ve bana bu doktorun da numarasını verdi. Tamer hoca Özlem hocayı tanıdığını gerekirse kendisini arayarak beni ameliyat etmesini söyleyebilirim dedi. Ben Özlem hocayı daha fazla sıkıştırmak istemediğim için bu teklifini geri çevirdim.
Tamer hocanın benim için görüştüğü doktorlardan konum olarak bana daha yakın olduğu için doktor Murat bey'e mesaj attım. Kendisinin sınavları olduğu için görüşmeye Kasım ayından sonra gelmemi istedi. Bu tarih bana çok uzak olduğu için aynı hastaneden plâstik cerrah Nebil Yeşiloğlu'na randevu aldım. Randevu tarihine az bir zaman kalmışken Özlem hocanın sekreteri ameliyat için beni aradı. 15 Ekim pazar günü hastaneye yatış yapmamı ve pazartesi günü de ameliyat olmayı kabul edersem hastanede yer ayarlaması gerektiğini belirtti. Artık beklemek istemediğim için ameliyatı kabul ettim.
Daha önce kendisine ameliyat olan arkadaşım ile 15 Ekim pazar günü hastaneye yatış yapmak için gittik. Sekreterin hastanenin karma servisinden yatış yapmamız gerektiğini söylendiği için karma servisine gittik. Buradaki hemşireler kendilerine böyle bir bilginin gelmediğini,hastanede yer olmadığını ve bana yarın gelmem gerektiğini söylediler. Kendilerine şehir dışından geldiğimi ve plâstik servis bölümünün sekreterinin bana yer ayarladığını söyledim. Hemşireler birkaç telefon görüşmesi yapmasına rağmen net bir cevap alamıyorduk. Yaklaşık olarak 3-4 saat bekledikten sonra hemşireden Özlem hocayı aramalarını,sekreterinin beni neye göre çağırdığını öğrenmelerini istedim. Özlem hocaya ulaşıldığında beni asla geri göndermemelerini ve çocuk servisinde bana yer ayrıldığını söylemiş. Uzun uğraşlardan sonra durum netlik kazandı ve çocuk servisinden hastaneye giriş yaptırdık.
Hastaneye yatış yapmanız için acil girişindeki bankodan hastaneye yatış yapacağınızı belirterek giriş yaptırmanız ve barkod almanız gerek. Bu barkodla hemşire girişinizi yapıyor,size adınız,soyadınız,ne ameliyatı olacağınız,bir ilaç kullanıp kullanmadığınızla ilgili sorular sorarak gerekli formları dolduruyor. Bu işlemler bitince bana ayrılan odaya yerleştik. Birkaç saat içinde hemşireler gelmediği için damar yolunu açıp açmayacaklarını sordum. Hemşire sabah da açılabileceğini ama istersem şimdi de açabileceğini söyledi,ben sabaha kalsın istemediğim için geceden açtırmak istedim. Çünkü sabah erkenden ameliyata çağırılırsam bir de onu açmalarını beklemek istemedim.
Hemşire Büşra tam beş kere damar yolunu açmak için uğraştı ve her seferinde damarlarımı patlattı. Beşinci kez de açamazsa kendisinden bu mesleği bırakmasını istedim o da tamam dedi ve beşinci kez de açamadı. Bebekler için kullanılan iğneyle bile damar yolunu açamadı. Daha sonra başka çalışanlardan duyduğuma göre kendisi daha 5-6 aylık hemşireymiş,artık mesleği bırakır mı bilemem ama bence kimseye zarar gelmeden ki çocuk bölümünün hemşiresiyken bu mesleği bırakmalı. Damar yolumu diğer hemşire tek seferde açtı. Bundan sonra tansiyon ve ateşe bakıldı. Belli aralıklarla bunlar tekrar ölçülerek not alınıyor ki yatış yapan hastalara uygulanması gerekenler tam olarak bunlar. Bunun yanında sizden kan almaları ve anestezi doktorları ile görüşmeniz gerek. Bu ikisini de yapmayı unuttukları için sabah koştur koştur anestezi doktoruna muayene oldum. (Burada size daha önce ameliyat olup olmadığınız,herhangi bir ilaca alerjiniz var mı yok mu gibi sorular soruyorlar.)Muayeneden sonra birkaç form doldurduktan sonra alelacele ameliyathaneye alındım. Özlem hoca meme üzerinde gerekli çizimler yaptıktan sonra kan testimin sonuçlarını istedi,yapmadıklarını söyledim. Diğer yardımcı doktor son üç ay içinde bu hastaneden kan verip vermediğimi sordu. Sakarya hastanesinde kan vermediğimi ama yakın zamanda Cerrahpaşa hastanesinin endokrin bölümünde kan verdiğimi ve sonuçların yanımda olduğunu söyleyince refakatçimden bu sonuçları ameliyathaneye istettik. Ameliyat masasında dosya karıştırıp sonuçları gösterdim ve doktor bu sonuçlara göre ameliyata başladı.
Ameliyathanede saate en son baktığımda 11:10 geçiyordu. 11:30 gibi ameliyata başlanmış olabilir. Ameliyathaneden çıkarken uyandım ve beni götüren görevliye saati sorduğum,saat 14:00 dedi. Örtüyü kaldırıp iki kere göğüsüme baktım ve sonrasını hatırlamıyorum. Odaya getirdiklerinde yatağa yatırırlarken uyandım. Çocuk servisinden karma servisine yatışımı yapmışlar ama refakatçime haber vermemişler. Beni yatağa alırken kendisi görevlilere neden oda değiştirince insanlara haber vermiyorsunuz diye bağırıyordu.
Yatağa yatırıldıktan sonra damardan antibiyotik yapıldı ve serum takıldı. Hemşireye odaya ne zaman geldiğim sorduğumda saat 15:00'te geldin dedi. 1 saat nerede gezdirildim inanın hatırlamıyorum. Uyandığımda mememden çok dudağım acıyordu. Nedenini bilmediğim bir şekilde dudağım şişti ve çene kemiklerim acıyordu. Bunların cevabını galiba asla öğrenemeyeceğim.
Odaya geldikten yaklaşık 2 saat sonra Özlem hoca odaya geldi. Ameliyatın iyi geçtiğini iki gün sonra taburcu edebileceğini,çarşamba günü şehir dışına çıkacağını perşembe günü kontrol için beni görmek istediğini ama uzun yoldan geldiğim için dört gün hastanede kalmam gerektiğini hatta yarın bandajları açıp genel bi kontrol yapacağını,korseyi de takmam gerektiğini söyledi. Dört gün boyunca kendisi gelmedi,perşembe günü kendisine ulaştıktan sonra bizi polikliniğe çağırdı. Pasuman odasında drenlerimi çıkardı ki bu biraz acılı oluyor. (Her iki memenizin içine koltuk altınızdan küçük delik açarak küçük hortum sokuyor. Bu dreni de açtığı ve içeri girdiği yerden birkaç dikişle tutturuyor. Buradaki amaç içeride biriken kanın dışarı atılması.) Sizi korkutmak istemiyorum ama benim tansiyonum düştü,başım döndü,terledim,kulaklarım tıkandı ve elim ayağım tutmadı. Sağ tarafta diren çıkınca biraz kanama oldu ki bu normal. Tabii tüm bu belirtiler beş dakika içinde geçiyor ama yine de biraz can yakıyor. Özlem hoca drenleri çıkardıktan sonra odadan çıktı ve pansumanı stajer bir çocuk "kanka şunu tut,kanka böyle yap,kanka şöyle yap" diye pansumanı bitirdi ve hemen odadan çıkmam gerektiğini,öğle saati geldiği için odayı kapatması gerektiğini söyledi. Hazır kan beynime çıkmışken ona da bağırdım. Yemeği her zaman yiyebileceğini,başımın döndüğünü ve keyfimden yatmadığımı söylediğimde kendime gelene kadar beklemek zorunda kaldı. Biraz uzandıktan sonra tekrar korseyi takıp odadan çıktık. Çıkışta Özlem hocayla karşılaştık,bana üç hafta sonra kontrole gelmem gerektiğini ve korseyi de düzenli kullanmam gerektiğini söyleyip gitti. Karma servisinin sekreterine istirahat raporunu yazdırıp çıkış işlemlerini de yaptıktan sonra hastaneden ayrıldık.
Özlem hoca elinden geleni yapmaya çalışıyor ama yine de bazı konularda yetersiz kalabiliyor. Ne kadar yoğun olursa olsun hastayı dinlemeli ve sakinleştirici olmalı diye düşünüyorum. Örneğin;taburcu olurken bana ne zaman yıkanmam gerektiğini,hangi reaksiyonlarda kendisini aramam gerektiği gibi herhangi bir açıklama yapmadı. Tüm bunları ameliyat olan arkadaşlarıma sorarak öğreneceğim. Bu hastanede bulunduğu ve ameliyat yaptığı sürece ilgili personeli bilgilendirmesi ya da hastalara ne yapmaları gerektiğini söylerse benim gibi işleri aksamaz ve kendi de zor durumda kalmaz diye düşünüyorum.
Ben şansızlığımdan mıdır nedir bilmiyorum çok fazla aksaklık yaşadım. Hastanenin kantin çalışanları mafya gibiler. Açık çay istediğimi duymadığı için bana bağıran personeller,odada ki çöpleri değiştirmemek için odaya gelmeyen temizlikçiler,kendini başkomiser sanan güvenliklerle dolu. Asansörler sürekli bozuk,gece geç saatlerde koridorda temizlik makinasıyla temizlik yapıyorlar ve bu fazlasıyla gürültülü oluyor. Yemekleri güzel ama hangi hastaya ne yemek vereceklerini tam olarak kendileri de bilmiyor. Hastanenin iki kantini var,bu kantinler pis ve gereksiz şekilde pahalı. Hemşirlerin çoğu ilgisiz ve ben bir şey yapamam cümlesiyle geziyorlar. Tabii ki ilgili hemşire ve personel var ama bu olumsuzluklar arasında onlar da yanıyor. Umarım en kısa sürede tüm bu aksaklıklar atlatılır ve hastane belli bir düzene girer.
NOT: Ameliyattan çıktıktan sonra eğer narkoz etkisiyle mideniz bulanıyorsa hemşireden mide bulantınızı kesecek ilaç yapmasını isteyin benim bu aklıma gelene kadar iki kere kustum. Ağrınız olduğunda ya başka bir sorun olduğunda hemşireye söyleyin. Benim mesela son gün drenin ortasına doğru gelen kısımda iki kafa var oranın hortumu yerinden çıktı ama panik yapmayın geri yerine takılıyor. Taburcu olacağınız gün uzun yola gidecekseniz mide bulantısı kesici ilaç yaptırmanızı tavsiye ederim,yolculuğunuz daha rahat geçecektir. Drenleri kıvırmayın,asılmayın ve yatarken yerde kalacak şekilde tutun. Eğer korseniz yoksa doktorun anlaşmalı olduğu medikalci gelerek korseyi size temin ediyor. Kullanılan korse 45 TL civarı,ben arkadaşımın korsesini kullandığım için almadım ama siz daha ucuzunu bulursanız ameliyattan önce temin etmenizde fayda var. Çıkış işlemlerinde raporunuzun çıktısını istemeyi unutmayın. Mahkeme kararınızın fotokopisini verin hastaneye,aslı sizde kalsın. Taburcu olduktan sonra hasta olmamaya,ağır kaldırmamaya,korsenizi düzenli kullanmaya ve kollarınızı çok fazla yukarı ya da yanlara doğru açmamaya dikkat edin. Özlem hoca ekstra olarak ilaç ya da krem yazmadı,siz kendinizi iyi hissetmez ya da taburcu olurken ağrınızı varsa bunu doktora bildirin ki ona göre size yardımcı olsun. İmkânınız varsa yanınıza yatak çarşafı ve yastık alın zira siz taburcu olana kadar değiştirmiyorlar ve hastanede yastık yok. Islanan çarşafı zorla değiştirtdik! Sürekli personel aradık. Odaya kadın erkek ayırmadan hasta alıyorlar çünkü hastanede yer yok. Bu durum benim için sıkıntılı değildi ama odada kalan kadın arkadaşlar ve yakınları illâ ki rahatsız oldular.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)